Cumartesi, Eylül 15, 2007

Açık Erişim Karşıtı Lobicilik ve PRISM

Son iki haftadır tartışılan bir diğer güncel konuda, açık erişim karşıtı bir oluşum olan ve Amerikan Yayıncılar Derneği tarafından organize edilen PRISM (Partnership for Research Integrity in Science & Medicine). Bu oluşumun ilk duyurusu 23 Ağustos'ta yapılmıştı. Amerikan Yayıncılar Derneği (AAP) PRISM web sitesini oluşturarak burada özetle açık erişim ile bilimsel yayıncılığın tehdit altında olduğunu söylemekte. Belirtilen bu tehditleri kısaca maddelersek (1) hakem sürecini zayıflattığı, (2) devletin finanse ettiği yayınların açık erişime açılmasının kendilerini haklarından feragat eden taraf durumuna düşürdüğünü, (3) hakemli dergi yayıncılığını zarara sokabilecek, bilimsel iletişim sürecini riske atabilecek bir gelişme olduğu iddia ediliyor. Duyurusu yapıldığından bugüne bu argümanlar çok çeşitli platformlarda tartışılmakta ve en basit deyiş ile aslında gerçekçi olmadıkları ortaya konmakta. Başta Peter Suber olmak üzere alanın saygın pek çok ismi açık erişime karşı bu iddiaları çürütecek haberler yayınladı. Burada sıraladıklarım için verilen yanıtları şöyle özetleyebilirim:

-açık erişime sunulan yayınların zaten hakem sürecinden geçmiş yayınlar oldukları,
-devlet destekli araştırmaların kamu finansmanı ile ortaya çıktığı,
-vergi ödeyen her kişinin bu tür araştırmaları zaten finanse ettiği,
-kamu destekli yayınların bile çoğu durumda 6-12 ay gecikmeli olarak kişisel arşivlemeye maruz kaldığı,
-en çok kişisel arşivleme yapılan alanlardan biri olan fizik alanında bile dergi aboneliklerinin düştüğünü gösteren bir kanıt olmadığı...

Tartışmalar içinde ilgi çeken bir diğer noktada, bu oluşum içinde yer alan yayıncı listesinin PRISM sayfasında görülemediği idi. Geçtiğimiz günlerde Chronicle of Higher Education blogunda, Professional and Scholarly Publishing Departmanı yönetici konseyinde görevli, Kolombiya Üniversitesi Yayıncılık'ın direktörü James D. Jordan'ın, PRISM web sitesinin oluşturulmasına karşı olduğunu ve ilgili argümanlara katılmadığını belirterek görevinden ayrıldığı duyuruldu.

PRISM'in bilimsel iletişim sürecini güçlendirmek ve tehditlerden korumak amaçlı değilde, ticari kaygılarla ortaya çıkan bir oluşum olduğu açıkça ortadadır. Sıraladıkları argümanları destekleyici güçlü kanıtlara sahip olmadıkları gibi, bunların açık erişim savunucuları tarafından çürütülmesi zor olmadı ve kendi üyeleri tarafından da yalnız bırakıldılar.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home